Dünyanın En Romantik Şehirleri
Tarihin izleriyle dolu sokakları, göz kamaştırıcı mimarileri, nefes kesici manzaraları ve lezzetli yemekleriyle romantik şehirler, sadece sevgililerin değil tüm gezginlerin kalbini çalıyor. Eğer aşkın büyüsüne kapılmak, romantik anılar biriktirmek ve sevdiklerinizle unutulmaz bir tatil yapmak istiyorsanız dünyanın en romantik şehirleri sizi bekliyor. Baş başa yürüyerek sokakları keşfetmek, yerel restoranlarda güzel bir akşam yemeği yemek veya sadece tarihi meydanlarda oturup sevdiklerinizle sohbet etmek size unutulmaz anılar kazandıracak. Gelin şimdi, dünyanın en romantik şehirlerinin sokaklarında kaybolalım. Eminiz, bu listeyi görünce bir sonraki tatil rotanızı belirlemek için sabırsızlanacaksınız.
Paris, Fransa
Hiç şüphesiz romantizmin başkenti deyince akla ilk olarak Paris geliyor. Tüm zamanların en büyük şairlerini, yazarlarını ve sanatçılarını etkileyen ve eserlerine ilham kaynağı olan bu tutkulu şehir; parke taşlı sokakları, ışıltılı meydanları, anıtları, müzeleri, küçük kafeleri ve bistrolarından yükselen cezbedici kokuları ile ziyaretçilerine benzersiz bir atmosfer sunuyor.
Paris’e ayıracağınız iki günlük kısa bir gezide bile, görkemli Eiffel Kulesi'nin panoramik manzarasından Notre-Dame Katedrali'nin muhteşem atmosferine uzanabilir, Montmartre ve Saint-Germain-des-Prés gibi en şirin mahallelerini keşfedebilirsiniz.
Paris bir kafeler şehri. Şehrin her köşesinde yoruldukça dinlenebileceğiniz, yemeğinizi yiyebileceğiniz ya da kahve ve kruvasan eşliğinde önünüzden gelip geçenleri izleyebileceğiniz sayısız kafe bulunuyor. Şehrin temposundan biraz uzaklaşmak isterseniz Seine Nehri kıyısında yürüyüş yapabilir ya da tekne gezisine çıkarak yıldızların altında şehir ışıklarının büyüsüne kapılabilirsiniz. Romantik gezinizi sanatla birleştirmek isterseniz Louvre Müzesi, Orsay Müzesi ve Pompidou Merkezi gibi dünyanın en ünlü müzelerini keşfederek en heyecan verici sanat eserlerinin arasında kaybolabilirsiniz.
Venedik, İtalya
Adriyatik Denizi'nde bulunan bir dizi adacık üzerine inşa edilmiş olan Venedik, kanalları, tarihi sarayları, meydanlarıyla dünyanın en romantik şehirlerinden birisi. Gerçekten de bu şehri ziyaret edip masalsı kanallarından, antik köprülerinden, heykellerinden etkilenmemek mümkün değil.
Venedik kanallarında romantik bir gondol gezisi yaparak şehrin gizli köşelerini keşfedebilir ve bu mistik şehrin tarihi dokusunda kaybolabilirsiniz. Şehirde bulunan sanat galerileri ve müzeler, dünyanın en iyi sanat eserlerini sergiliyor ve şehrin köklü tarihi geçmişini yansıtıyor.
Venedik'in en ünlü meydanı Piazza San Marco’da, şehrin sembolü olan St. Mark's Basilica'yı görebilir, meydandaki kafelerde oturarak güvercinlerin uçuşunu izleyebilir ve binlerce yıllık tarihin izlerini hissedebilirsiniz. 400 yıldan uzun bir süredir Venedik'i ikiye bölen Rialto Köprüsü, küçük dükkanları ve sanat galerileri ile ünlü Dorsoduro Mahallesi, harika bir gün batımı manzarası sunan San Giorgio Maggiore Adası ve rengarenk evleriyle fotoğraf çekmeye doyamayacağınız Burano Adası romantik Venedik gezinizde mutlaka ziyaret etmeniz gereken yerlerden sadece birkaçı.
Prag, Çekya
Vltava Nehri'nin iki yakasında kurulu bu muhteşem şehir, orta çağdan kalma mimarisi, kendine özgü atmosferi ile her yıl binlerce turisti kendine çekiyor. Prag Kalesi ve Charles Köprüsü gibi tarihi yapıları ile UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne giren şehir, romantik bir gezi rotası arayanlar için pek çok etkileyici mekân sunuyor.
Prag sokaklarında yürürken hikâyelerin ve efsanelerin içine dalıp gidebilirsiniz. Şehrin en ünlü simgelerinden biri olan Charles Köprüsü, hem mimarisi hem de manzarasıyla hangi mevsimde ziyaret etmiş olursanız olun muhteşem bir atmosfer sunuyor. Özellikle yaz aylarında gün batımında köprüden yürüyerek geçmek büyük bir keyif. Her saat başı bir gösteri sergileyen Astronomik Saat ve şehri tepeden izleyebileceğiniz Petrin Tepesi mutlaka uğramanız gereken iki nokta.
Prag'daki birçok kafede canlı müzik ve yerel yemeklerin tadını çıkarabilirsiniz. Barok ve gotik mimarinin en güzel örnekleri arasından yürüyerek Kampa Adası’na ulaşabilir, dünyanın en güzel şehir adalarından biri kabul edilen bu bölgenin doğal güzelliği ve sakin atmosferinde keyifli bir piknik yapabilirsiniz.
Québec City, Kanada
Kuzey Amerika’nın en eski şehirlerinden birisi olan ve UNESCO tarafından Dünya Mirası listesine alınan Québec, Fransız etkisindeki mimarisi, tarihi dokusu, kültürü ve mutfağı ile diğer Kanada şehirlerinden ayrılıyor. Bu tarihi doku, bölgenin müthiş doğası ile bir araya gelince her köşesinde romantizmi soluyacağınız özel mekânlar ve aktiviteler sunuyor.
Yürüyerek keşfedebileceğiniz şehirler çok özeldir. Québec de o şehirlerden birisi. Place Royale’in tarihi sokaklarında dolaşırken, Old Québec’teki kafelerde dinlenirken ya da sokak müzisyenleri eşliğinde St. Lawrance Nehri kıyısında yürüyüş yaparken huzurlu ve keyifli saatler geçirebilirsiniz.
Doğanın ihtişamını hissetmek istiyorsanız Québec’in hemen dışında yer alan Montmerency Şelalesi’ne mutlaka gitmelisiniz. 83 metre yükseklikten dökülen şelalenin nefes kesen manzarasında rehberli turlara da katılabilirsiniz.
Barcelona, İspanya
Barcelona’yı mükemmel bir gezi seçeneği haline getiren sayısız özelliği bulunuyor. Tam da bu nedenle, İspanya’nın özerk Katalonya bölgesinin başkenti olan bu şehir, her yıl binlerce turisti ağırlıyor. Turist kalabalığı içinde romantik bir gezi planlamak gözünüzü korkutabilir ancak şehrin kendine özgü tarih, sanat ve kültür dolu sokaklarında beklentilerinizi karşılayacak pek çok seçenek bulunuyor.
Barcelona’nın her köşesinde sizi ünlü mimar Antonio Gaudi’nin eserleri selamlıyor. Özellikle Sagrada Familia, Park Güell ve Casa Batlló’nun muhteşem mimari detayları arasında kaybolabilirsiniz. Şehrin kalabalığından uzaklaşmak için hepsi birbirinden farklı özelliklere sahip plajlarına gidebilir, plajları çevreleyen restoran ve kafelerde deniz ürünleri ve tapas yiyebilir, ilgileniyorsanız su sporları yapabilirsiniz.
Barcelona dünyanın en ünlü sokaklarından biri olan La Rambla’ya da ev sahipliği yapıyor. İspanyol şair, Federico García Lorca’nın
“dünyada bitmemesini istediğim tek sokak” olarak tanımladığı La Rambla, çınar ağaçları, kafeleri, sokak sanatçıları ile günün her saati farklı güzellikler sunuyor.
Doyumsuz bir manzara eşliğinde teleferikle Montjuic Tepesi’ne çıkmak, Barcelona’da yapmanız gerekenler listesinde mutlaka olmalı. Geniş bir alana yayılmış bu bölgede, tarihi binalar arasında yürüyüş yapabilir ve gün batımını izleyebilirsiniz.
Buenos Aires, Arjantin
Buenos Aires'in
"Güney Amerika’nın Paris’i" olarak adlandırılması boşuna değil. Tango’nun doğum yeri olan bu benzersiz şehir; İspanyol kolonizasyonu döneminden kalma tarihi yapıları, bahçeleri, sıcak insanları, farklı kültürleri bir araya getiren canlı yaşamı ile benzersiz bir atmosfer sunuyor.
Romantik Buenos Aires rotanıza, şehrin en güzel parklarından biri olan Rosedal Bahçesi’nden başlayabilir, mis kokulu güllerle dolu bu parkta saatler geçirebilirsiniz. Rosedal Bahçesi, şehrin en popüler mekânlarını, sokaklarını ve restoranlarını da barındıran Palermo bölgesinde yer alıyor. Gezmekten yorgun düştüğünüzde, yine bu bölgede bulunan Bosques de Palermo’ya gidebilir, yemyeşil bir doğanın keyfini çıkarabilirsiniz.
Şehrin dokusunu en iyi hissedebileceğiniz yerlerden birisi olan San Telmo’da antika dükkanları ve tarihi binalar arasında dolaşırken canlı tango gösterileri de izleyebilirsiniz.
Puerto Madero ise modern mimarisi, restoranları ve yürüyüş yolları ile ünlü bir liman. Gündüz saatlerinde manzaranın, akşamları ise şık restoranlarında romantik bir yemeğin keyfini çıkarabilirsiniz.
Brugge, Belçika
“Belçika'nın Venedik'i” olarak adlandırılan Brugge, Avrupa'nın en romantik şehirlerinden birisi olarak kabul ediliyor. Şehirdeki eski sokaklar, kanallar, tarihi binalar ve geleneksel tarzda yapılmış köprüler adeta bir masalın içindeymişsiniz hissi yaratıyor. Bu küçük şehir; ünlü ressamların eserlerini andıran güzel manzaraları, rengarenk çiçekleri ve zarif mimarisi ile adeta bir açık hava müzesine benziyor. Brugge’ün bu kadar özel ve farklı olmasının nedeni, orta çağ mimarisinin neredeyse hiç bozulmadan korunmuş olması.
Brugge'ün merkezi, çevresindeki renkli binaları ve sokak sanatçıları ile ünlü olan Markt Meydanı. Meydandaki kafelerde oturarak kahvenizi yudumlayabilir ya da Befort Çan Kulesi’ne çıkarak bu küçük şehri tepeden izleyebilirsiniz.
Brugge’ün en romantik noktası ise kanal turlarının da başlangıç yeri olan Rozenhoedkaai. Tarihi binaların kanallarla buluştuğu bu noktada en güzel fotoğrafları çekeceğinizden eminiz. Kanal turuna çıkmak şehirde yapabileceğiniz en güzel aktivitelerden birisi. Yürüyerek göremediğiniz yerleri görmenize de olanak sağlayan bu turlar küçük teknelerle gerçekleştiriliyor. Dinlenmek için hemen yürüme mesafesinde Minnewater Gölü’ne gidebilir, gölün sakin sularını çevreleyen parkın içinde piknik yapabilirsiniz.
Çikolataları ile ünlü Brugge’e kadar gelmişken Choco-Story Müzesi'ne de uğramanızı öneriyoruz. Burada dilerseniz çikolata tadımı yapabilir, dilerseniz çikolata yapım atölyelerine katılabilirsiniz.
Kyoto, Japonya
Binlerce yılın imbiğinden süzülüp gelen Kyoto, sadece Japonya’nın değil dünyanın en güzel şehirlerinden birisi. Tarihi, eşsiz mimarisi, mistik tapınakları, pitoresk çay bahçeleri, geleneksel yapıları ile her köşesi sizi büyüleyecek güzelliklerle dolu bir şehir.
Kyoto, ziyaretçilerini her mevsimde farklı bir atmosferle karşılıyor. Bahar aylarında çiçek açmış kiraz ağaçları, yaz festivalleri, sonbaharın renk cümbüşü ve kış aylarında karla kaplı manzaraları ile romantik bir gezi için eşsiz fırsatlar sunuyor
Romantik yürüyüşler yapabileceğiniz Arashiyama bölgesi doğal güzellikleriyle ünlü. Burada Togetsukyo Köprüsü'nden geçebilir, Sagano Bambu Ormanı'nı ziyaret edebilir ve çay bahçelerinde keyifli saatler geçirebilirsiniz. Geleneksel Japon kültürünü yaşayabileceğiniz Gion mahallesinde yerel restoranları ziyaret edebilir ve Japon mutfağının en güzel lezzetleri ile tanışabilirsiniz.
Altın kaplı mimarisi ile bilinen Kinkaku-ji Tapınağı ve binlerce kırmızı torii kapısı ile ünlü Fushimi Inari Tapınağı mutlaka ziyaret etmeniz gereken noktalardan sadece ikisi. Dilerseniz bir tepe üzerinde yer alan ve nefes kesen bir manzaraya sahip olan Kiyomizu-dera Tapınağı’na çıkarak gezinizin en güzel fotoğraflarını da çekebilirsiniz.
En Romantik Geziler Âlâ Kart Ayrıcalıkları ile Başlar!
Dünyanın en özel ve romantik şehirlerine planlayacağınız geziler, yoğun temponuza kısa bir ara vermek ve sevdiklerinizle keyifli saatler geçirmek için mükemmel bir fırsat. Siz bu özel deneyimleri planlar ve uygularken biz de Âlâ Bankacılık olarak her zaman yanınızdayız. Gezi planlarınızda
tüm seyahat ve konaklama harcamalarınızı Âlâ Kartınız ile yapabilir,
yurt dışında yapacağınız alışverişlerinizde Âlâ Kartınızı kullanabilir, size özel bonus puanları kazanmaya devam edebilirsiniz.
